sanal kumar, bahis, şans, talih oyunları ceza davaları

Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir. MADDE 42- Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. İdare, kişi hürriyetinin kısıtlanması sonucunu doğuran bir müeyyide uygulayamaz. Silahlı Kuvvetlerin iç düzeni bakımından bu hükme kanunla istisnalar getirilebilir. Suç ve ceza zamanaşımı ile ceza mahkûmiyetinin sonuçları konusunda da yukarıdaki fıkra uygulanır. MADDE 37- Hiç kimse kanunen tabî olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz. Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz.

Kendisinin veya başkasının hayatına yönelik haksız ve devam etmekte olan bir saldırıyı defetmek zorunluluğu içinde kuvvet kullanarak, saldırganı öldürmek durumunda kalan kimse, sözleşmenin 2. Yine özel hayatın gizliliği, düşünce ve ifade özgürlüğü ve ifade özgürlüğünün ; milli güvenlik, toprak bütünlüğü ve kamu düzenini sağlamaya yönelik olarak sınırlandırılabileceği belirtilmiş, dernek kurma ve toplantı özgürlüğü bakımından silahlı kuvvetler personeline sınırlamalar getirilebileceği, savaş ve olağan üstü hallerde 2,3, 4.maddenin 1.fıkrası ve 7. Madde hariç olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin askıya alınabileceği düzenlenmiştir. Bu görüşün temsilcilerinden olan Gözler’e göre; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi normlarına aykırı anayasal düzenlemeler olursa bu düzenlemeler iç hukuk bakımından geçerli olurlar. Zira iç hukuk bakımından Anayasa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine nazaran lex superior’dur. Keza Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi bir kanun değerinde olduğuna göre, bu Sözleşmenin hükümlerine aykırı kanun hükümleri olursa, bu kanun hükümleri de geçerli kalır. Bunların arasında çatışma olursa, Türk mahkemeleri, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini ihmal edip lex posterior olan kanunu uygulamak durumundadırlar[467].

  • AYİM, disiplin kurulu kararıyla askeri öğrencilikten çıkarma işlemlerini istisnasız olarak denetlemektedir[729].
  • İşçi ve işveren örgütlerinin işçi ve işverenle ve devletle olan ilişkileri ve çalışanların sosyal güvencelerini inceleme konusu yapmaktadır.
  • Onur kırıcı muamelelerin mağdur üzerindeki etkisi; mağdurda korku, anksiyete ve aşağılık duygusu yaratması ve onları kendisi veya başkaları karşısında alçaltıcı niteliktedir.
  • (2) Bilgisayar, bilgisayar programları ve bilgisayar kütüklerine şifrenin çözülememesinden dolayı girilememesi veyagizlenmiş bilgilere ulaşılamaması halinde çözümün yapılabilmesi ve gerekli kopyaların alınabilmesi için, bu araç ve gereçlereelkonulabilir.

Kumar oynanması yasak olan ülkelerdeki kişilerin kumar oynanması yasal olan veya belli lisans şartlarına bırakılmış olan ülkelerde kurulmuş internet sitelerinde oynadıkları oyunlar olayı hukuken daha da çıkmaz hale getirebilmektedir. Ülkemizde kumar oynatmak suç, kumar oynamak ise kabahat olarak düzenlenmiştir. Bahis ve benzeri talih oyunları ise halen devlet tekelinde belli şartlar altında oynanabilmektedir. Bu çalışmada dağınık şekildeki ilgili mevzuat maddeleri ışığında sunum yapılacak ve uluslar arası uygulamalara örnekler verilecektir. MADDE 154- Yargıtay, adliye mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir adlî yargı merciine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Kanunla gösterilen belli davalara da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakar.

Anayasa m.101/1’de; Cumhurbaşkanının “milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olması” şartı aranmaktadır. 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu’nun “Seçilme yeterliği” başlıklı 6. Maddesine göre; “Kırk yaşını doldurmuş ve yüksek öğrenim yapmış Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya bu niteliklere ve milletvekili seçilme yeterliğine sahip her Türk vatandaşı Cumhurbaşkanı seçilebilir”. Yargı Paketiyle, çeşitli kanunlarda önemli değişiklikler yapılması amaçlanmaktadır. Bu çalışmada; özellikle sayılı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu, 6102 sayılı Ticaret Kanunu, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ve 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nda yapılan önemli değişiklilerin belirtilmesi ve bazı sorunlu konuların ortaya koyulması amaçlanmıştır. “Duruşma Tutanağı” başlığı altında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu m.219 ila 222’de düzenlenen, kovuşturma aşamasının duruşmada yapılan işlemler ve söylenenler açısından en önemli vesikası duruşma tutanağıdır. Duruşmada yapılan işlemlerin mahkeme başkanı veya hakimi tarafından yeminli zabıt katibi tarafından bir teknik aygıta yazılmak suretiyle hazırlanan ve resmi belge niteliği taşıyan, mahkeme başkanı veya hakimi ile hazırlayan zabıt katibi tarafından imzalanan, duruşmanın nasıl yapıldığını gösteren belgeye duruşma tutanağı denir. Bu yazımızda ele alacağımız hukuki sorun; Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaası ve esas hakkındaki mütalaa verildikten sonra, yeniden esas hakkında mütalaa verilip verilemeyeceğine ilişkindir. Hükümlünün koşullu salıverilme tarihinden daha önce ceza infaz kurumu dışına çıkabilmesine imkan sağlayan denetimli serbestlik müessesesinin temel şartları, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun (İnfaz Kanunu) m.105/A’da düzenlenmiştir. Ayrıca; İnfaz Kanunu Geçici m.6 ve Geçici m.10 hükümlerinde de, denetimli serbestlik süreleri ile ilgili geçici düzenlemelere yer verilmiştir.

Hemen hemen bütün ordularda erlerin ve acemi askerlerin maruz kaldıkları itaat ritüelleri, askeri disiplinden beklenen görevlerin yerine getirilmesine hizmet eder. Bu ritüeller saçların kesilmesinden tutun da kışlaya girerken sivil kıyafetin kapının dışında bırakılmasına, askeri hayatın bütün alanlarının ve tezahürlerinin enikonu düzenlenip kurallaştırılmasından asker namzetlerinin karşısına neredeyse sınırsız sayıda selamlama, temizlik, intizam ve tertip kurallarının çıkarılmasına kadar uzanır[10]. Madde 17 – Genel Kurul, Yönetim Kurulu veya Denetim Kurulunun gerekli gördüğü hallerde veya Dernek asıl üyelerinden beşte birinin yazılı başvurusu üzerine, Yönetim Kurulunca otuz gün içinde olağanüstü toplantıya çağrılır. Yönetim Kurulu, Genel Kurulu toplantıya çağırmazsa veya otuz gün içinde Olağanüstü Genel Kurulu toplamazsa bu istekte bulunanların İstanbul Sulh Hukuk Yargıcına başvurma hakkı doğar. (2) Bu kabahat dolayısıyla idari para cezası vermeye kolluk veya belediye zabıta görevlileri yetkilidir. (3) Bu kabahat dolayısıyla idari para cezasına kolluk veya belediye zabıta görevlileri karar verir. Bu zaman zarfından, hangi kanunda düzenlenirse düzenlensin, yanında açıkça adli yargı yolu belirtilmemiş ise tüm idari cezalara karşı idari yargıda dava açılmıştır. Nitekim Kabahatler Kanunu ile tüm idari cezalara ilişkin genel bir düzenleme getirilmiş ve TCK’dan çıkarılan kabahatlere de yer vererek idari ceza öngörmüştür. Bu hükme göre araç veya mütemmimlerini bırakma fiili cezalandırılmış olup, belediyelerce bu araç-gereç için toplama yeri ve takvimi öngörülmemiştir. Bu haliyle yasanın eksik olup, “belediyenin ilan ettiği yerler dışında” bırakanlara ceza verilmeli ve belediyeye de görev yüklenmeliydi. Bu sebeple cezada hukuka aykırılık olmasa bile kaldırma masraflarının istenilmesinde bu husus dikkate alınabilir. Maddesinde 10 bend halinde düzenlenen bu fiil, aynı zamanda 2872 sayılı kanunda da düzenlenmiştir.

(1) Mahkemece sorgusu yapılmış olan sanık veya bu hususta sanık tarafından yetkili kılındığı hâllerdemüdafii isterse, mahkeme sanığı duruşmada hazır bulunmaktan bağışık tutabilir. (1) Mahkemeye gelen sanığın duruşmanın devamı süresince hazır bulunması sağlanır ve savuşmasınınönüne geçmek için mahkeme gereken tedbirleri alır. (1) Duruşmaya, ara verilmeksizin devam edilerek hüküm verilir. Ancak, zorunlu hâllerde davanınmakul sürede sonuçlandırılmasını olanaklı kılacak surette duruşmaya ara verilebilir. (2) Mahkeme, iddianamenin kabulünden sonra duruşma gününü belirler ve duruşmada hazır bulunması gerekenkişileri çağırır. (3) En geç birinci fıkrada belirtilen süre sonunda iade edilmeyen iddianame kabul edilmiş sayılır. İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir. (5) Cumhuriyet savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu maddehükmü uygulanmaz. (2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, biriddianame düzenler.

Askeri mahkemece, disiplin kabahatinden dolayı dört haftaya kadar göz veya oda hapsi cezası verilebilir (AsCK m.19). Disiplin kabahati disiplin amiri tarafından cezalandırıldığı takdirde, AsCK’nun 171. Maddesine bağlı cetveldeki yetkileri içinde oda veya göz hapsi cezası verilebilir (AsCK 166/C). Maddesine[49] göre, askeri şahıslardan birini, amirine veya üstte karşı itaatsizliğe, direnmeye, fiilen taarruza sevk ve tahrik eden kişi “muharrik” sayılmaktadır. Muharrikin tahrikine rağmen suç işlenmemişse, AsCK’nun 93/2. Maddesi uyarınca failin kısa hapisle cezalandırılacağı düzenlenmiştir. Bu durumda yani fiil teşebbüs halinde kaldığı taktirde  askeri kabahat niteliğindedir[50]. Genel anlamda suç oluşturmayan bazı davranışlar, ceza hukukunda uygulanan yaptırımlara benzer bir yaptırımla karşılaşırlar. Ancak bu yaptırımlar kişi bakımından adli cezaların sonuçlarını doğurmaz. Disiplin suçları da bu tür yaptırımları gerektiren hukuka aykırı fiillerdendir[27]. Yönetim Kurulu, üyeye verilen 10 günlük savunma süresinin geçmesinden sonra resen veya ivedilikle ve herhalde ihbar, şikayet veya istek tarihinden itibaren en çok 30 gün içinde disiplin soruşturması açılarak üyenin Onur Kuruluna sevk edilmesi hakkında bir karar vermeye mecburdur. Madde 10 – Asıl üyeliğe kabul edilenler, kararın kendilerine taahhütlü mektupla bildirimin yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar Genel Kurul tarafından belirlenmiş giriş ve yürürlükteki üye ödentisini yatırarak kayıtlarını yaptırmak zorundadır.

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Millete ve Devlete karşı işlenen suçlar” başlıklı Dördüncü Kısmının “Kamu idaresinin güvenirliğine ve işleyişine karşı suçlar” başlıklı Birinci Bölümünde düzenlenen görevi kötüye kullanma suçu, ancak görevinden kaynaklanan yetkilerini kötüye kullanan kamu görevlisi tarafından işlenebilir. Yargı mensubu olan hakim ve savcıların bağımsızlık ve tarafsızlıklarının esaslı dayanağını özlük hakları ve mesleki güvenceleri oluşturur. Ancak Ülkemizde yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı, genelde sözlerde ve hatta yazılı metinlerde kalır. Bunun, başta hukuk kültürü bozukluğu olmak üzere birçok sebebi olabilmektedir. Yargı üzerinden güç savaşı, siyasi hesaplaşmalar, gücü elinde tutma, bir yerlere gelebilme veya bir yerlerde kalabilme, baskıdan kurtulma, denetimden ve gözden uzak kalma, siyasi iktidarın müdahale ve yönlendirme isteği, mesleki dayanışma eksikliği, bu sebepler arasında sayılabilir. Haberleşme hürriyetinin korunması esas, müdahale istisnadır. Anayasa m.13’de de belirtilen temel hak ve hürriyetler arasında yer alan haberleşme hürriyetinin Anayasa m.22/2’de gösterilen sebeplere dayanmak suretiyle sınırlandırılması, ancak suçların önlenmesi ve işlendiği iddia olunan suç ve faillerinin ortaya … Bu yazı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun m.41’in birinci fıkrasının (e) bendi ve dördüncü fıkrasında öngörülen belirli suçlardan kesinleşmiş mahkumiyet kararı ve buna bağlı olarak adli sicil kaydı bulunan kişilerin sürücü belgelerinin iptal edilmesi ile ilgilidir. Uygulamada; noterden düzenleme şeklinde avukata vekaletname çıkarılmadan, başka yollarla temsil ettiğini söylediği kişinin avukatı olduğunu ortaya koyan veya beyan eden avukatın bu yetkisi ile vekaletname olmaksızın dosyayı inceleme ve dosyadan örnek alma yetkisinin olup olmadığı hep tartışılmıştır. Aşağıda, daha ziyade ceza yargılaması bakımından konu incelenecektir. Maddeleri ile güvence altında bulunan ifade hürriyetinde prensip; ifade hürriyetinin kısıtlanması olmayıp, en geniş şekilde kullanılabilmesinin ve korunmasının sağlanmasıdır.

Maddesinde, “Bu kanunun genel hükümleri diğer kanunlardaki kabahatler hakkında da uygulanır” hükmü, 27/1. Maddesinde de “…onbeşgün içinde sulh ceza mahkemesine başvurabilirler” hükmü düzenlenmiş olup, bu hüküm yasanın genel hükümleri arasında yer aldığından, tüm idari yaptırım kararlarına karşı sulh ceza mahkemesine itiraz yolu açılmıştır. Türk Hukuk Tarihi 1 dersi ile İslamiyet öncesi ve sonrası Türk hukukunun kaynakları, oluşumu, İslam ve Osmanlı Hukukunda devletin temel özellikleri, devlet teşkilatını oluşturan unsurları, gayrimüslimlerin hukuki statüleri, İslam Osmanlı ceza hukuku hakkında genel bilgiler ve spesifik olarak suç ve ceza türleri öğretilmektedir. Bu şekilde, söz konusu kural ve müesseselere neden ihtiyaç duyulduğu, nasıl değişikliklere uğradığı ve neden ortadan kalktığı anlaşılmaktadır. Öğrencilere özellikle güçlü ve zengin bir hukuk düşüncesi, hukuk nosyonu ve hukuk kültürü kazandırmayı gaye edinen ders ile  aynı zamanda değişen şartlar ve ihtiyaçlar sonucunda pozitif hukuk bir süre sonra yetersiz hale geldiğinde, yetersiz kalan hukuku güncelleştirmek için gerekli olan derin bir hukuk mantalitesinin öğretilmesi hedeflenmektedir. Ayrıca önümüzdeki dönemde Türkiye için büyük önem kazanacak olan emvali metruke ile ilgili bilgiler de gayrimüslimler başlığı altında ele alınacaktır. Suçların kanuniliği, ceza hukukunun kaynakları, ceza hukukunun uygulanması (yer zaman ve kişi bakımından) , suçun unsurları (maddi ve manevi unsur, tipiklik, hukuka aykırılık) , suçların bazı özel görünümleri (teşebbüs, iştirak, suça etki eden nedenler) , ceza kavramı ve türleri, cezai ehliyet, bazı suç tiplerinin incelenmesi. Dersin amacı, ceza hukukunun genel ilkeleri hakkında temel bilgileri vermektir. Bu anlamda, ceza hukukunun hem Batıda hem de Türkiye’de gösterdiği tarihi gelişim, suç kavramı ve unsurları (suçun maddi unsuru, manevi unsuru ve illiyet bağı vb. ) suçlu kavramı ve ceza hukukunda uygulanacak müeyyideler, teori ve ulusal ceza mahkemeleri kararlarına uygun olarak incelenmektedir. Gönül kimsenin tutuklanmamasını, tutuklanmışsa da bir an önce tahliye edilmesini ve tutuklu yargılamasının makul sürede tamamlanmasını ister. Eski olumsuz örnekler dayanak alınarak, güncel hukuka aykırılıkların masumlaştırılması hukuki ve meşru olmaz. Adalette kaçmayı ve delil karartmayı önleme amacı taşıyan, cezaya dönüştürülmemesi gereken tutuklama tedbiri konusunda iyi sınav vermediğimiz, keyfi, gerekçesiz ve uzun tutukluluk sorunlarının devam ettiği bilinmektedir.

Bu çerçevede, satış, trampa ve bağışlama sözleşmeleri ayrıntılı olarak incelenecektir. Ardından kira sözleşmeleri, kullandırma ve tüketim ödüncü sözleşmeleri, hizmet sözleşmeleri, eser sözleşmesi, yayım, vekalet sözleşmeleri, kredi mektubu ve kredi emri, simsarlık sözleşmesi, vekaletsiz iş görme ve komisyon sözleşmesi, havale, saklama sözleşmeleri, kefalet, kumar ve paribahis giriş, ömür boyu gelir ve ölünceye kadar bakma sözleşmesi incelenecektir. Adalet Psikolojisi dersi, suç, suçlu kavramlarını, ceza hukuku kuramlarını, infaz sistemini, yargı sürecini, hakimlerin karar almasında etkili olan unsurları, tanıklık kurumunu, mağdur olma halini ve hukuka içkin sair kavram ve kurumları bilimsel ve çağdaş yöntemlerle incelemektedir. Kriminoloji, hukuki varsayımlarla değil, sosyal gerçeklikle ilgilenmekte; neden/niçin gibi sorulara cevap bulmaya mesai vakfetmektedir. Toplumdaki ideal davranışı değil, olan davranışı incelemekte ve insanların “olan” davranışlarını bilimsel metotlarla anlama ve açıklamaya çalışmaktadır. Kriminoloji, suç failleri ve mağdurları hakkında hakiki, nesnel, önyargısız, bilimsel bilgi arayışında olan bir disiplindir. Hukuk ve ceza davalarına ilişkin çeşitli dilekçelerin hazırlanmasının ve diğer bazı yazışma usullerinin öğretilmesi ve ayrıca meslek kuralları hakkında öğrencinin bilgilendirilmesi. Bu dersin amacı; hukuk ve ceza davalarına ilişkin çeşitli dilekçelerin hazırlanması, icra takibi safhasında kullanılan takip talebi ile ödeme ve icra emir gibi yazıların içerikleri, mahkemelerce kullanılan bazı müzekkere örnekleri ile avukatlık, hukuki danışmanlık veya hâkimlik-savcılık mesleğine ilişkin meslek kuralları hususlarının incelenmesidir. Medeni Usul Hukuku-I dersinin amacı kişiler arasındaki hukuki uyuşmazlıkların ortaya çıkışını ve çözüm yollarını incelemek, uyuşmazlıkların çözümünde uygulanacak usul hukuku kurallarını göstermek ve analiz etmektir. Bu derste, parlamento kavramının doğuşu ve gelişimi ele alınmakta ve günümüz demokrasilerinde parlamentonun rolü üzerinde durulmaktadır. Bu uğraş içinde önce, makul ölçüde duyarlı bir demokraside bulunması gereken koşullar sorgulanmakta ve demokratik bir sistemde parlamentonun işlevleri, temsil, müzakere, yasa yapma, bütçeyi kabul etme, hükûmetin oluşturulması ve hükûmeti denetleme işlevi olarak sıralanarak, bu işlevler teker teker incelenmektedir. Daha sonra, yasama meclisi üyelerinin hukukî durumlarına geçilmekte ve bu başlık altında, milletvekili seçilme yeterliliği, milletvekilliği sıfatının kazanılması, milletvekilliğinin düşmesi, milletvekili dokunulmazlığı kurumlarıyla, milletvekillerinin malî statüleri ele alınmaktadır.

Leave A Comment